Herkes mi Türkçü

“Her şey Türk için,

Türk'e göre,

Türk tarafından.”


Türkçülerin olmazsa olmaz sloganı. Hani toplumun büyük bir kesiminin dalga geçtiği, bir zamanlar ayaklar altına falan almaya kalktıkları... Şimdi yerli ve milli muhabbeti yapıyorlar ya. İşte birileri 50 yıldır bu tezin arkasında. Hani "babalar gibi satarız" falan diyordu ya bakanın birisi. Hatta taraftarları naralar atıyordu “ideolojiler bitti” biz de hatırlatalım dedik. Türk Milliyetçiliği fikir sistemi bitmez. Ülkücülük ile sarmal olur ve yüzlerce yıl daha yaşar. Siz isteseniz de istemeseniz de, inkar peşinde de koşsanız sonunda bu ideolojinin emirlerinde bulacaksınız kurtuluşu. Temennimiz o dur ki inşallah çok geç kalmadan bu gerçeği kabul edersiniz de ülke olarak rahat bir nefes alırız.

İki ambargo iki devlet

Amerika Türkiye’ye karşı tedbirler alıyor. Biz de çok şükür tedbir alıyoruz. Fakat benim içim sızlıyor bu tedbirlerle. Onlar “vermeyeceğiz size” diyor biz de “sizden şu ürünleri almayacağız” diyoruz. Çok vahim bir durum. İnşallah “vermiyoruz” diyeceğimiz günler gelir.

3. Dünya Savaşı

Yanı başımızda uzunca bir süredir 3. Dünya Savaşının antrenmanı yapılıyor. Hani futbol takımları sezon başlamadan dostluk maçı falan yaparlar ya. Bir birlerini ölçerler. Bu işte tarafların zararı olmaz. Afrika, Irak, Suriye ve Yemen hattında epeydir bu dostluk maçını yapıyor küresel güçler. Şimdi bu maçlarını Türkiye ekseninde yapacaklara benziyorlar. ABD bizi sıkıştırdıkça biz de düşmanımın düşmanı hesabı Rusya ve diğer ABD karşıtı ülkelerle kaynaşıyoruz. Fakat bu ABD ya bir şeyi unuttu ve hesaba katmadı, ya da bilinçli bir şekilde bunu yapıyor. Türk halkı İran yahut Suriye halkına pek benzemez. Hele hele meydan okumalara karşı hep alerjisi vardır. Bir düello tarihimiz yoktur ama “kendi kaşındı” dediğimiz vakalar mevcuttur. O yüzden gidere gider atara atar. Bu laflar umarım trumpa danışmalanları öğretir.

Kötü komşu insanı ev sahibi yaparmış. Haydi, inşallah bu kriz ortamından da çıkmasını bileceğiz ve çok daha güçlü bir şekilde dimdik ayaklarımız üstünde duracağız. Ekonomi modelimizi ve üretim ağımızı değiştireceğiz. Tüketim alışkanlıklarımıza da bir çeki düzen vermemiz gerekecek. Ben bu krizden dolayı çok mutluyum. İnşallah fırsatlar yaratarak yeniden doğuşumuzu yaşayacağız.

Devlet Bahçeli

Ülkece böyle bir devlet adamına sahip olduğumuz için çok şanslıyız. En büyük şans da Hükumetin. Oy peşinde olmayan bu adamı kimse anlayamadı şimdiye kadar. Konuşmasını bilmiyor dediler, yaşlı dediler, tribünlere oynamasını bilmiyor dediler. Fetöye kızdığında kafir diyen bile oldu. Hiç birine boyun eğmedi ve milleti ve devleti için ne gerekiyorsa yapmaktan geri durmadı. Bedelini de ödedi. Bu kriz ortamında bile meydanlara çıkıp oy devşirebileceği yerde hükumete moral ve destek verdi. Hâlbuki 2001 krizinde kendisine bir tek destek dahi bulamamıştı. Şimdi hükumete destek olanlar var ya. 2001 de bu mübarek insanı çok üzmüşlerdi. Koca ekonomik krizin bir kitap atma yüzünden çıktığını zannedenler şimdilerde bu küresel oyunları görmeye başladılar. İşte Türkmen Beyi Devlet Bahçeli kendisine ve partisine yapılan aymazlıkları unutup, egosunu yenip devleti ve milleti için bu denli risklere göğüs geriyor ve mücadele veriyorsa Allah rızası için bizler de yeri ve zamanı geldiğinde takdirlerimizi sunmaktan geri durmayalım.